preload preload preload preload

Bilimin İkna Gücünü Kullanmak


16th Haziran 2020 Köşe Yazıları 0 Comments

Sosyal Psikoloji’nin önemli alanlarından biri tutum ve davranışlardır. İnsanların tutumlarının nasıl oluştuğunu araştırırken davranışlara yansımasını yakından inceler.

Bilimin özellikle son birkaç yüzyıldır toplum nezdinde hatırı sayılır bir saygınlığı vardır. Bu saygınlığın farkında olan insanlar başka insanları tutumları ve davranışları konusunda etkilemek istediklerinde bilimi kullanmaktadırlar.

            “- Yapılan araştırmalara göre…”

            “-Uzmanlar diyor ki…”

Yukarıdaki cümleciklerle başlayan cümleler mutlaka anımsıyorsunuzdur. Biraz düşündüğünüzde insanları ikna etmede oldukça sık kullanıldığını görmeniz mümkün olabilir.

Bilimin objektif kullanılması, iyiye, doğruya hizmet vermesi arzu edilen ve olması gereken bir şeydir. Ancak bazen de insanları, toplumu, kendi amacı doğrultusunda harekete geçirmek isteyenlerin ikna aracı olabiliyor.

Gerçek bilim ile bilimin bazı amaçlar için araç olarak kullanılmasının bir birinden ayırt edilmesi, bilimin gücünün kötü kullanılma yolarından birini engelleme şansını arttırabilecektir.

Covid-19 Salgını sürecinde ortaya atılan birçok spekülatif iddialar, yazılan makaleler bu konuda ki örnekleri arttırmıştır.

Ne demek istediğimi  “Mankafapoldi” internet sitesinden aldığım aşağıdaki öykü anlatmaktadır:

“Greater Idobo Falls Bilim Fuarı’nda bir lise öğrencisi yöre halkını, hazırladığı bir projeyi imzalamaya davet etti. Delikanlı “dihydrogenmonokside” adlı maddenin kullanımının tümüyle yasaklanmasını, buna olanak bulunamaması durumunda ise maddenin, çok sıkı bir biçimde denetlenmesini istiyordu.

Söz konusu maddenin zararlarını, duvarlara astığı afişle şöyle açıklıyordu:

1- Yoğun terlemelere ve kusmalara neden olabilir.

2- Doğaya büyük zararlar veren asit yağmurlarının ana unsurudur.

3- Gaz biçimine dönüşmüş durumuyla, çok ciddi yanıklara neden olabilir.

4- Kazara solunması, ciğerlere dolması, ölüme yol açar.

5- Erozyonun önemli bir nedenidir.

6- Otomobil frenlerinin etkinliğini azaltır.

7- Ölümcül kanser tümörlerinin tümünün içinde bulunduğu saptanmıştır.

Bir saat içinde tam elli bilim fuarı meraklısı kişi, delikanlının kampanya açtığı bölümü gezdi. Kırküç kişi, bu maddenin yasaklanması isteğini şiddetle desteklediklerini bildirdi. Altı kişi kararsız kaldı.

Yalnızca bir kişi, yasaklanması istenen “dihydrogenmonokside”in H2O olduğunu, yani yaşamın can damarı “Su” dan başka birşey olmadığını söyledi.

Delikanlının bu projesi, “Ne kadar kolay aldatılabiliyoruz” konulu yarışmanın birincisi ilan edildi.

Delikanlı, “Kolayca saptırılmış, ama bilimsel tümceciklerle kişilerin nasıl yanlış koşullandırılabildiklerini göstermek istedim.” dedi.”

Sanırım yukarıdaki öyküden sonra başka yorum yapmama gerek kalmadı.

Nedim İnce

Hasanbey/ 16. 06. 2020

  • Yorum Yaz

    * Required
    ** Email