GRİP NEZLE AŞI
Havaların soğumasıyla birlikte kapalı mekanlara çekilen insanlar biri birlerine daha yakın olmaya başlayınca; Grip ve Nezle gibi virütik hastalıkların bulaşması kolaylaştı ve bu hastalıkların salgınları başladı.
Tam da bu zamanlarda gerek Grip Aşısı ile spekülatif birçok söylenti çıkmaktadır: Yararı yok, yan etkisi çok vb…
Türk İç Hastalıkları Uzmanlık Derneği Başkanı Prof. Dr. Serhat Ünal’ın dile getirdiği “Dünyada her yıl yaklaşık 1 milyar grip vakası meydana gelmekte, 3 ila 5 milyonu hastaneye yatışı gerektirmektedir. Bunlardan 300 ila 500 bini ölümle sonuçlanmaktadır” bilgisi konunun önemini daha da arttırmaktadır.
Bu durumda geçen yıl olduğu gibi bu yıl da olabildiğince kısa ve anlaşılabilir bir yazı kaleme almak farz oldu.
Eylül ayı sonlarında duyamaya başladığımız, Ekim ayında medyada oldukça sık rastlayacağımız “Grip Aşısı” yaptırın mesajlarının amacı salgınlar başlamadan bu sürecin tamamlanması gerektiği gerçeğine dayanır.
Grip Aşısı’nın yaygınlaşması son senelere dayanmaktadır. Aşıyı yaptıran insan sayısı arttıkça “bu sene grip aşısı yaptırdım ama hiçbir işe yaramadı” yakınmasını işitmek daha sık olmaya başladı.
Grip Aşısı bir önceki senenin salgın yapan virüslerinden hazırlanır. Bu nedenle koruyuculuğu %80’ler civarındadır ve yaşlılıkta bu %50’lere inmektedir. “Aşı korumadı” yakınmalarının aşının bu özelliğinden olduğunu düşünmek mümkün ama biraz daha yakından bakıldığında başka bir şeyin daha olduğu ortaya çıkar: Grip ile Nezle’nin yani soğuk algınlığının ayni şey olduğu bilgisi…
Aslında Grip ve Nezle bir birinden farklı hastalıklardır.
Her iki hastalık da virüsler tarafından yapılır ancak gurupları farklıdır. Grip, İnfluenza A, B, C virüsleri tarafından oluşturulurken nezle yani soğuk algınlığında etken virüs sayısı 150–200 civarındadır. Alt grubu olsa da virüsü tek olan grip için aşı geliştirmek mümkün iken nezlede virüslerin çokluğu bunu olanaksız hale getirmektedir.
Her iki hastalık da virüslerin hapşırık, öksürük ile havaya yayılması ve havadan solunması, hasta inansın elleri ile sağlam kişiye taşıması sonucunda bir insandan diğerine geçer.
Grip, soğuk algınlığına göre çok daha ağır geçer, daha uzun sürer ve başka hastalıklara davetiye çıkarır, ölüm riski diğerine göre çok daha fazladır.
Nezlede ateş ve baş ağrısı nadirken gripte sürekli baş ağrısına eşlik eden 39–40 derece civarında ateş vardır.
Gripte görülen yaygın vücut ağrısı ve 2–3 hafta süren yorgunluk ki halk arasında paçavra hastalığı denir, nezle de yok denecek kadar azdır.
Akan ve tıkalı burun, boğaz ağrısı, hapşırık nezlenin başlıca bulgularıyken gripte çok seyrek görülür, tersine kuru öksürük gripte yaygın iken nezlede seyrek rastlanır.
Grip 2–3 hafta sürerken nezle 4–7 günde iyileşmektedir.
Grip bronşit, zatürre, beyin zarı iltihaplanması gibi hastalıklara zemin hazırlama özelliğine sahipken nezle sinüzit, orta kulak iltihaplanması gibi daha hafif hastalıklara davetiye çıkarabilmektedir.
Grip Aşısı, grip salgınlarından önemli bir koruma sağlamaktadır. Başlangıçta riskli kişilere aşı yapılması gerektiği kabul edilirken, gelişmeler ve gelişen aşı teknolojisi daha yaygın kullanılabileceğini düşündürmeye başlamıştır.
Nezleye göre daha ağır seyreden ve aşısı olan gripten korunmak için aşı önemli bir seçenek olarak önümüzde durmaktadır. Grip aşısının yüzde seksen koruduğunu yazmıştık. Yine de tam koruyamadıklarında hastalığın daha hafif geçtiğini biliyoruz.
Yukarıda söz edilen farkları bilmeyen insanlar aşılı olduğunda yakalandıkları nezleyi grip olarak düşünmekte ve aşının işe yaramadığı sonucuna varmakta ve de bu önemli seçeneği kullanmakta isteksiz davranmaktadırlar.
Bunun yanında virüslerin hasta insandan sağlam insana geçmemesi için bazı önlemler almak gerekmektedir.
Grip ve nezlenin başkasına geçmesini engelleyecek en önemli unsur hasta insanların davranışlarıdır. Hasta olduklarında toplu yerlerden uzak durmaları, maske kullanmaları, ellerini çok sık yıkamaları, sağlam kişilerle hastalık süresince temastan kaçınmaları, hastalıklarını sağlam kişilere bulaştırma olasılıklarını azaltabilmektedir.
Sağlam insanlar da hastalığa yakalanmamak için sabunlu suyla ellerini sık yıkamaları, kapalı yerleri sık sık havalandırmaları gerekir. Bunun yanı sıra genel vücut direncini yüksek tutmak için dengeli beslenip, düzenli uykudan ödün vermemelidir.
Görüldüğü gibi yanlış bilgilere prim vermeyerek ve bilimsel bilgileri kendimize rehber ederek Gripsiz ve Nezlesiz bir Kış geçirmek azıcık da bizim elimizde…
Dr. Nedim İnce
Altınoluk / 17. 09. 2019
Son Yorumlar