HAYAT NE DEĞİLDİR

Bir kimse ilk nefesinde içine doğduğu çevrenin bir parçası olur ve o andan itibaren çevreyi etkilerken çevreden de etkilenir ve yaşamı boyunca aralarında dinamik bir ilişki olur. Bu etkileşimin farkında olanların bir kısmı yaşamına bir anlam katar ve acısıyla, tatlısıyla doyumlu bir hayat sürdürür.

İnsanlık onbinlerce senedir bilimde, teknolojide çok büyük gelişmeler kaydetmiş; son yüzyılda bunu üst düzeye çıkarmış ve dijital çağ ile ivme akıl almaz seviyelere yükselmiştir.

İnsanlığın bilim ve teknolojide kat ettiği bu mesafe sosyal ilişkileri etkilemesi kaçınılmazdır. İnsan yaşantısı bunun sonuçlarına göre dinamik olarak sürekli yeniden yapılanmaktadır.

Yazısız tarihten gelen söylenceleri dinlediğimizde,  yazılı tarihten gelen belgeleri okuduğumuzda, insanlığın binlerce senedir duygusal ve anlayış anlamında ciddi bir değişim geçirmediğini görmekteyiz.

Bilimde, teknolojide ekonomik ve sosyal yaşantıyı derinden etkileyen çok büyük değişimlere rağmen insanların duygusal ve anlayış anlamında yerinde saymaları; insanlıkta hatırı sayılır bir çelişki yaratmaktadır. Doğanın bir parçası olan insan gerek bu çelişkiden gerekse ekonomik rollerindeki durumlarından doğaya yabancılaşmakta ve dolayısıyla yine doğanın bir parçası olarak kendine yabancılaşmaktadır. Bu yabancılaşma da yaşamında büyük boşlulara yol açmakta ve cevabını bulamadığı,  çaresiz soruları yoğun bir şekilde sordurmaktadır:  “Hayat nedir?”, “Yaşamın anlamı nedir?”…

Bu çaresizliğe teslim olmak istemeyen birçok kişi, bu sorulara çeşitli yanıtlar vermektedir ki bu da birçok insanın ilgisini çekmektedir…

Benim ilgimi Charles Eguone’ün verdiği yanıtlar çekti.

Paylaşayım dedim:

“Hayat çetele tutmak değildir…

Hayat;

Seni kaç kişinin aradığı, kiminle çıktığın, çıkıyor olduğun veya çıkacağın demek de değildir…

Kimi öptüğün, hangi sporu yaptığın, kimlerin seni sevdiği de değildir…

Hayat, ayakkabıların, saçın, derinin rengi de değildir…

Nerede yaşadığın veya hangi okula gittiğin de değildir…

Aslında hayat; notlar, para, giysiler, girmeyi başardığın ya da başaramadığın okullar da değildir…

Hayat;

Kimi sevdiğin ve kimi incittiğindir…

Kendin için neler hissettiğindir…

Güven, mutluluk, şefkattir…

Arkadaşlarına destek olmak ve nefretin yerine sevgiyi koymaktır.

Hayat;

Kıskançlığı yenmek, önemsemeyi öğrenmek ve güven geliştirmektir…

Ne dediğin ve ne demek istediğindir hayat…

İnsanların sahip olduklarını değil, kendilerini olduğu gibi görmektir…

Her şeyden önemlisi hayatı, başkalarının hayatını olumlu yönde etkilemek için kullanmayı seçmektir…

İşte hayat bu seçimden ibarettir…

İnsanların en acizi dost edinemeyen,

Ondan daha acizi ise dost kaybedendir…”

Dost kaybetmediğiniz bir yaşamınız olsun!..

Dr. Nedim İnce

Ayvalık / 05. 11. 2019