preload preload preload preload

Ateşin Etrafında Oturmak


26th Nisan 2022 Köşe Yazıları 0 Comments

Kısa bir süre önce kardeşlerimle, ana kucağı, baba ocağı, doğup büyüyüp dört bir yana dağıldığımız köy evinde buluştuk.

Gündüz yerini geceye bırakmaya başladığında soğuyan havanın bizi eve kovalamasına avluda yarım varil içinde yaktığımız ateş engel oldu.

Soğukla el ele ilerleyen gecenin saatleri bizi ateşe ve bir birbirimize daha da yakınlaştırdı. Fiziksel mesafenin kapanması mı yoksa ateşin ısısı mı,  bilemedim; ruhlarımızı da tutuşturdu…

Sohbet, şarkılar, müzik ve dans, dünden teşne olduğumuz sevgiyi çoğalttı, bizi sarıp sarmalamasına yol verdi…

Gecenin coşkusu sönümlerken duyduğum sevinçle ateşe teşekkür ettim tüm içtenliğimle, bizi etrafında toplayıp bu güzel geceyi yaşattığı için…

Sonra, kadim kavimlerin mitlerinde tanrı ve tanrıçalar şeklinde yer bulan ateşin kutsallığı geldi aklıma; boşuna değilmiş diye düşündüm.

Bir de ilk satırlarda yer alan ateşin toplumsallaşmış şekli olan ‘baba ocağı’ deyiminin içindeki ‘ocak’ sözünün taşıdığı derin anlam çıka geldi zihnimin derinliklerinden…

Derken, her şeyi yakıp kül eden ateşin insanlar tarafından nasıl ehlileştirildiği ve aklını geliştirmede nasıl kullanıldığını düşünürken buldum kendimi.

Yaktıkları büyük ateşin etrafında toplanan atalarımızın bir yandan ısınıp bir birleriyle iletişim haline geçmeleri, bildiklerini paylaşmaları, sosyalleşmeleri, daha büyük guruplar halinde bir araya gelmeleri canlandı hayalimde; ateş nedeniyle onlara yaklaşamayan çevrelerindeki vahşi hayvanlarla birlikte…

Tüm bunlar olurken, ateşe kafa yoran, yormakla kalmayıp kaleme alıp ‘Ateşin Kültür Tarihi’ kitabını yazan Ahmet Uhri’nin bir süre önce bu konu üzerine yaptığı bir söyleşiyi izlediğimi anımsadım. YouTube’da kaydı yer alan bu söyleşiyi tekrar izledim.

Kitabın tanıtım yazısına göz attım ardından: “Tanrılardan ateşi çalan Prometheus’un mitolojik bir örü içinde hayat bulan hikayesi, uygarlaşma çabasının maddi zeminini biçimleyen bir meydan okuma aynı zamanda. Ateşe dair etimolojik ve antropolojik bir çözümlemenin rehberliğinde, ateşle ocak arasındaki ilişkiden pişirme uygulamalarına, Hephaistos’un demirci işliğinden ocak ve fırın yapım tekniklerine kadar insanoğlunun ateşle kurduğu ilişkinin geniş bir ölçekte çözümlendiği bir kaynak. Ateşin uygarlaşma çabasını biçimlendirirken insancıllaşan öyküsünün anahatlarını serimliyor Ahmet Uhri. Maddi uygarlığın ve yerleşik kültürün tarihsel izlerinde ateşin tüm azametiyle yeniden bulgulandığı bir çalışma.”

Beni bu kadar mutlu eden ve bana bunları yazdıran ateşe bir kez daha teşekkür ettim.

Nedim İnce

Ayvalık / 25. 04. 2022

  • Yorum Yaz

    * Required
    ** Email