On yılın ikinci yarısına vardı hemen her yıl tatilimizi Datça’da geçirme sürecimiz. Bunun büyük bir kısmı da Palamut Bükünde gerçekleşti.

Onlu yılların ikinci yarısına vardı hemen her yıl tatilimizi Datça’da geçirme sürecimiz. Bunun büyük bir kısmı da Palamut Bükünde gerçekleşti.

Neydi bize Palamut Bükünü vazgeçilmez kılan?

Bu sorunun yanıtını yıllar önce kaleme aldığım bir yazıda vermeye çalışmışım:

“Neredeyse el değmemiş, kekik ve dağ çiçekleri kokulu bir toprak parçasına eşlik eden berrak denizi ve bunları eşsiz kılan insan sıcaklığını yaşamak istiyorsanız ve de olanaklarınız elveriyorsa bir an önce yolunuzu Palamut Bükü’ne düşürmenizi öneririm.”

Sonra bir kaygımdan söz etmişim:

“Para kazanma hırsının henüz tam olarak uğramadığı, yasaların şimdilik talana karşı koruduğu bu güzel yurt parçasının bu şekilde kalması mevcut koşullarda zor görünmektedir.”

Bir de umudumu yeşerten DAÇEV’den:

“Datça’da Datça Yarımadası’nın eşsiz doğal özelliklerinin korunmasına katkıda bulunmak üzere bir araya gelen gönüllülerin 16.08.1990 kurduğu Datça Çevre ve Turizm Derneği (DAÇEV) bu zorluğu başarmak çabasındadır.

Amaçlarını;

• Datça’nın ve Datça Yarımadasının tüm doğal kaynaklarını korunmak, güçlendirmek,
• Tarihi, arkeolojik, folklorik, mimari ve diğer bütün değer ve zenginliklerini ortaya çıkartmak,  korumak, değerlendirmek ve
• Doğal çevre ile uyumlu turizmin gelişmesine katkıda bulunmak olarak açıklamaktadırlar.”

İlk senelerle kıyasladığımda korumanın Palamut Bükü’nde ne kadar iyi iş yaptığını görülebilir. Tepeden koya inerken betonlaşmanın işgal edemediği bir yer görmek insana iyi geliyor. DAÇEV’e, emeği geçen tüm tabiat severlere ne kadar teşekkür etsek azdır.

Artan ilgi koyu biraz daha ticari bir alan yerine getirse de işletmecilerin çoğunlukla hala yerel olması ve toprakla ilişkisi; zeytin ve bademin geçimde hala önemli bir yer tutması, naifliğin bir ölçüde korumasına katkı sunduğunu söyleyebiliriz.

Zincir marketlerden bir kaçının açtığı şubeler turizm mevsiminde artan hareketliliğin bir işareti olarak okunabilir. Bunun yanı sıra perakende fiyatlarında istikrara yol açtığı da düşünülebilir.

Adı ön plana çıktıkça artan turist sayısı fiyatları bir miktar yukarı çekerken, fiziki yapılarının da iyileştirilmesine, verilen hizmetin çeşitlendirilmesine yol açmış gibi durmaktadır.

Batı ucunda balıkçı barınağının, doğu ucunda koruma öncesi yapılan bir tatil sitesinin yer aldığı koyda, boydan boya uzanan sahil yolu kumsalı işletmelerden ayırmakta. Plaj, restoran olarak hizmet verilen bu alanlar gelenlerin memnuniyetini arttırmaktadır.

Pandemi nedeniyle üç yıl aradan sonra gittiğimiz Palamut Bükü’nde senelerdir yaptığımız gibi yine aynı yerde konakladık: Bük Butik Otel’de.

Sezer, bir sonraki nesilden Batuhan, otelin demirbaşı Yeliz, dün ayrılmışız sıcaklığında karşıladı bizleri.

Palamut Restoran’da Eray, İsmail, Meral güler yüzlerinden ve içtenliklerinden bir şey kaybetmemişlerdi. İdris ve Mehmet’in hizmetleri kusursuzdu.

Palamut Bükünden neden vazgeçemediğimiz bir kez daha ortaya çıkmıştı.

Korunan eşsiz tabiatını gözümüzde daha da eşsiz kılan insan sıcaklığı yerli yerinde duruyordu.

Bir özelliğinin daha yerinde durduğunu gördük: Ayrılık yaklaştıkça önümüzdeki senenin planları yapılmaya başladı.

Gelecek yıl planımız hazır sizin anlayacağınız.

Nedim İnce

Kaş / 24. 10. 2022

Neydi bize Palamut Bükünü vazgeçilmez kılan?

Bu sorunun yanıtın yıllar önce kaleme aldığım bir yazıda vermeye çalışmışım:

“Neredeyse el değmemiş, kekik ve dağ çiçekleri kokulu bir toprak parçasına eşlik eden berrak denizi ve bunları eşsiz kılan insan sıcaklığını yaşamak istiyorsanız ve de olanaklarınız elveriyorsa bir an önce yolunuzu Palamut Bükü’ne düşürmenizi öneririm.”

Sonra bir kaygımdan söz etmişim:

“Para kazanma hırsının henüz tam olarak uğramadığı, yasaların şimdilik talana karşı koruduğu bu güzel yurt parçasının bu şekilde kalması mevcut koşullarda zor görünmektedir.”

Bir de umudumu yeşerten DAÇEV’den:

“Datça’da Datça Yarımadası’nın eşsiz doğal özelliklerinin korunmasına katkıda bulunmak üzere bir araya gelen gönüllülerin 16.08.1990 kurduğu Datça Çevre ve Turizm Derneği (DAÇEV) bu zorluğu başarmak çabasındadır.

Amaçlarını;

• Datça’nın ve Datça Yarımadasının tüm doğal kaynaklarını korunmak, güçlendirmek,
• Tarihi, arkeolojik, folklorik, mimari ve diğer bütün değer ve zenginliklerini ortaya çıkartmak,  korumak, değerlendirmek ve
• Doğal çevre ile uyumlu turizmin gelişmesine katkıda bulunmak olarak açıklamaktadırlar.”

İlk senelerle kıyasladığımda korumanın Palamut Bükü’nde ne kadar iyi iş yaptığını görülebilir. Tepeden koya inerken betonlaşmanın işgal edemediği bir yer görmek insana iyi geliyor. DAÇEV’e, emeği geçen tüm tabiat severlere ne kadar teşekkür etsek azdır.

Artan ilgi koyu biraz daha ticari bir alan yerine getirse de işletmecilerin çoğunlukla hala yerel olması ve toprakla ilişkisi; zeytin ve bademin hala geçimde önemli yer tutması, naifliğini bir ölçüde korumasına katkı sunduğunu söyleyebiliriz.

Zincir marketlerden bir kaçının açtığı şubeler turizm mevsiminde artan hareketliliğin bir işareti olarak okunabilir. Bunun yanı sıra parakende fiyatlarında istikrara yol açtığı da düşünülebilir.

Adı ön plana çıktıkça artan turist sayısı fiyatları bir miktar yukarı çekerken, fiziki yapılarının da iyileştirilmesine, verilen hizmetin çeşitlendirilmesine yol açmış gibi durmaktadır.

Batı ucunda balıkçı barınağının, doğu ucunda koruma öncesi yapılan bir tatil sitesinin yer aldığı koyda, boydan boya uzanan sahil yolu kumsalı işletmelerden ayırmakta. Plaj, restoran olarak hizmet verilen bu alanlar gelenlerin memnuniyetini arttırmaktadır.

Pandemi nedeniyle üç yıl aradan sonra gittiğimiz Palamut Bükü’nde senelerdir yaptığımız gibi yine aynı yerde konakladık: Bük Butik Otel’de.

Sezer, bir sonraki nesilden Batuhan, otelin demirbaşı Yeliz, dün ayrılmışız sıcaklığında karşıladı bizleri.

Palamut Restoran’da Eray, İsmail, Meral güler yüzlerinden ve içtenliklerinden bir şey kaybetmemişlerdi. İdris ve Mehmet’in hizmetleri kusursuzdu.

Palamut Bükünden neden vazgeçemediğimiz bir kez daha ortaya çıkmıştı.

Korunan eşsiz tabiatını gözümüzde daha da eşsiz kılan insan sıcaklığı yerli yerinde duruyordu.

Bir özelliğinin daha yerinde durduğunu gördük: Ayrılık yaklaştıkça önümüzdeki senenin planları yapılmaya başladı.

Gelecek yıl planımız hazır sizin anlayacağınız.

Nedim İnce

Kaş / 24. 10. 2022