preload preload preload preload

Kronik Ağrıda Yaklaşım ve Tedavi


22nd Aralık 2015 Köşe Yazıları 0 Comments

Konik ağrının artık 3 aydan uzun süren ve organik bir nedenden kopuk ağrılar olduğunu biliyoruz. Bu bilgimizi kullanarak hastaya ve hasta çevresine faydalı olma şansımız artmaktadır.

Öncelikle hasta ve hasta yakınlarını kronik ağrı konusunda doğru bilgilendirmek gerekiyor. Hastanın ve hasta yakınlarının beklentilerinin gerçeklere uyumlu hale getirilmesi, tedaviye katılmaları için atılacak ilk önemli adımdır.

Kronik ağrının tedavisinde amaç iyileştirmeden çok; ağrı ve acıyı azaltarak, kendi psikolojik ve toplumsal durumuna uyumunu ve de üretkenliği artırmak, bu konuda kendisini, çevresini bilgilendirmek-eğitmektir. Çünkü kronik ağrı organik bir temele dayanmadığı için şu andaki bilgilerimiz çerçevesinde tamamen iyileştirme olanağımızın olmadığı bir durumdur.

Tedavisi:

• Birden çok tıbbi uzmanlık alanı tarafından takip edilerek,
• Ağrının sürekliliği ve süresinin uzunluğu nedeniyle narkotik (Morfin ve türevleri…) ilaçlardan uzak durularak,
• Sıklıkla eşlik eden depresyon ve nedensiz iç sıkıntısı dikkate alınarak,
• Hastanın ağrı ya da acıyı ve ağrı davranışını artıran streslerle baş etmesine yardımcı olunarak,
• Hastanın genel işlevselliğinin artması sağlanarak yapılmaktadır.

Tedavi yaklaşımında hastanın güveni kazanılıp tedavisinin bir parçası haline getirilmesi önemlidir. Kendisine ne olacağını bilemeyen, özürlü kalacağını ve özerkliğini yitireceğini sanan ve bu nedenle kaygılanan hasta bilgilendirilerek kaygıları yatıştırılmalıdır.

Bu hastalar genellikle tatmin olmazlar, devamlı isteklerde bulunurlar, zorlayıcıdırlar, devamlı olarak ağrıları anlatırlar. İlaç ve hekim değiştirirler. Hekimler için problem hastalardır. Burada hekimin birinci görevi iyi bir dinleyici olmak ve hastanın güvenini kazanmak ve de hasta çevresini bilgilendirip uygun beklentiler, doğru davranışlar geliştirmektir.

İlaç tedavileri yanında kas gevşetme teknikleri, biyolojik geribildirim teknikleri, ailesel terapi teknikleri, hipnoz, stres ile baş etme teknikleri, iş-uğraş teknikleri ve sosyal destek teknikleri kronik ağrı tedavisinin başarısını artıran tedavi yöntemleridir.

Ağrıdan doğan huzursuzluk ve hareketsizlik durumunun azaltılması, psikolojik durumun düzeltilmesi ve sosyoekonomik yükün azaltılması ana amaçlar arasındadır.

Bunların gerçekleştirilmesi çok önemlidir, çünkü nüfusun %60’nı ilgilendirmektedir ve çünkü yaşam kalitesinin artmasına çok önemli katkılarda bulunmaktadır.

Kronik ağrı nedeniyle artan ilginin ve tıbbi girişimlerin kişilere sağlayacağı sosyal kazançlar, kronik ağrı çeken insanların fakında olmadan tedaviye dirençlerini arttırabilir. Kronik ağrıdan muzdarip insanları bundan kurtarmanın bir yolu da çevresindeki insanların tedaviye katılmasıdır.

Kronik ağrı tedavisi; ağrı çeken, ağrı çekenin çevresi ve tıbbın birçok alanının işbirliği sonucu başarıya ulaşabilir.

Bu başarı öncelikle kronik ağrı çeken insanların yaşam kalitesini arttırırken, çevresine, tıbba ve toplumsal yaşama birçok olumlu katılarda bulunur.

Ağrı merkezlerinin artması, toplumun kronik ağrılar konusunda bilgilendirilip eğitilmesi, önemli bir toplumsal sorunun çözümüne ciddi katkılarda bulunacağı düşüncesindeyim.

Dr. Nedim İnce

  • Yorum Yaz

    * Required
    ** Email