preload preload preload preload

Sevgi Coşturur


29th Mayıs 2018 Köşe Yazıları 0 Comments

Yerinden kalktı, ön tarafa doğru yürüdü ve mikrofonu eline aldı. Otobüsteki, eşleriyle ve çocuklarıyla birlikte kırkı aşkın kişi kendini gülmeye hazırladı; Can Gürbüz, 1980 yılında Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi mezunlarından, bir süredir senede birkaç kez bir araya gelen bu gurubun üyesi, topluluğun neşe kaynağı olarak bilinir zira.

Beklenen olmadı konuşma sonunda; gülmek yerine bir hoşluk kapladı tüm gönülleri:                “ İnsanın yaşaması için havaya, besine, suya ihtiyacı vardır” dedi. Sevgili Can ve devam etti; “Ancak insan olması için, insan olduğunu duyumsaması için ise sevgi mutlak gereklidir. Biz otuz sekiz sene önce aynı okuldan mezun olduk ve on beş senedir de yılda birkaç kez bir araya geliyoruz. Bizi bir araya getiren, bir arada olduğumuzda iliklerimize kadar mutlu eden şey aynı okludan mezun olmamızdan çok öte bir şeydir; bu şey sevgidir: Bir birimizi karşılıksız sevmemiz, bir birimizi yargılamadan olduğu gibi kabul etmemiz… Bir sonraki buluşmayı heyecanla beklememizi bu sağlamaktadır… Ben bu sevgiyi gözlerinizde görüyorum ve biliyorum ki hepiniz de birbirinizin gözlerinde bu ışıltıyı fark ediyorsunuz.”

Hepimizin içi bir daha ısındı, hoş bir şeyler aktı gönülden gönüle; Sevgili Can sevgiyle coşmuştu ve coşturdu bizleri sevgisiyle…

Sevgi değil midir ki canlıların bir arada yaşamasını sağlayan…

Sevgi değil midir ki insanların kıyıcılığının, insan ve canlıları yok etmesinin önünde duran…

Sevgi değil midir ki bize doğanın, dünyanın, kainatın bir parçası olduğumuzu hissettiren…

Sevgi değil midir ki bizi yalnızlık duygusundan kurtaran…

Sevgi değil midir ki bu kaotik hayatı yaşanır kılan…

Sevgi değil midir ki bizi mutlu eden, coşturan…

Sevgi değil midir ki bizi biraz daha ‘insan’ yapan…

Sevgili Ersin ve Dilara’nın Vispo Turizm ile organize ettikleri ve rehberimiz Sevgili Emre’nin zenginleştirdiği Afrodisias buluşmasında yaşadığımız coşku ve sevincin, bir birimize duyduğumuz karşılıksız sevgiden olduğunun ayırtına vardırdı Sevgili Can ve bu bilinçle çok daha keyifli sürdürdük biraradalığımızı…

Bir birimize ilginin yol açtığı bir birimiz hakkında daha fazla bilgi edinmemiz sonucunda, birbirimize duyduğumuz saygı yıl be yıl daha da arttı beraberinde gönüllerimizden gelen sorumluluk da… Saygıyla harmanlanan sorumluluk bizleri birbirimize daha da bağladı; birbirimizi yargılama yerine olduğu gibi kabul etmemizi sağladı, dayanışmayı sıkılaştırdı… 

Karl Marx diyor ki  “Sevginiz, karşılığında sevgiyi yaratmıyorsa, güçsüzdür.”

Biz yıllar içinde sevgimizin ne kadar güçlü olduğunu gördük, yaşadık; bir birimize karşı yarattığı karşılıksız sevgiyle…

Dr. Nedim İnce

Altınoluk / 29. 05. 2018

  • Yorum Yaz

    * Required
    ** Email