Kitap fuarlarının önemini okurlar, yazarlar, şairler, düşünürler, yayınevleri ve gönüllü toplum örgütleri olarak hepimiz biliyor, anlıyoruz.
Önemli, çünkü yüz binlerce okur yüz binlerce kitapla karşılaşıyor, kokusunu duyumsuyor, görüntüsünü hafızasına kaydediyor ve sunulan bu kadar çok seçenek içinden dilediklerini hatırı sayılır indirimlerle satın alabiliyor…
Önemli, söyleşilerde onlarca yazar, şair, düşünür yüzlerce okurla yüz yüze geliyor; okur beğendiği, takdir ettiği yazar, şair ve düşünürden ilgisini çeken konuları dinliyor, yaşamını zenginleştiriyor ve verdiği geri bildirimlerle de konuşmacının yaşamını…
Önemli, çünkü yüzlerce yazar, şair, düşünür yüz binlerce okuruyla yüz yüze sohbet etme fırsatı buluyor, onlar kitaplarını imzalama mutluğunu yaşarken aldığı olumlu geribildirimler yeni eserleri için motivasyon kaynağı oluyor, okurları tarafından yazmaları için yeniden dolduruluyor ve okurlar da sevdikleri yazarların imzalı kitaplarıyla kitaplıklarını…
Önemli, çünkü yüzlerce yayınevi, yüz binlerce kitabını okurlarla buluşturarak yeni kitap basma kapasitelerini arttırıyor; yazarların, şairlerin, düşünürlerin yeni eserlerini basma ve okurlarla buluşturmada yeni olanaklara sahip oluyor…
Önemli, çünkü birçok gönüllü toplum örgütü açtıkları stantlarla kendini kentine, bölgesine tanıtma; onlarla daha sıcak ilişki kurma fırsatı yakalıyor…
Önemli, çünkü fuarcılık şirketlerini yeni fuarların sürekliliği konusunda cesaretlendiriyor ve yukarıdaki güzelliklerin tekrarlanmasını ve her tekrarda daha da zenginleşerek hayata geçmesini sağlıyor.
İşte tam da bunu yaşadı Mersin dokuz gün boyunca; 26 Kasım’da başlayan 4 Aralık’ta biten 2. CNR Mersin Kitap Fuarı’nda; bir önceki seneye göre daha zenginleşmiş, daha güzelleşmiş olarak…
İki yüze yakın yayın evinin katıldığı fuarda, onlarca gönüllü toplum örgütleri de stantlarında okuyucularla buluştuşlar.
Dokuz gün boyunca, girişteki uzun kuyrukları sabırla bekleyen, yüz binlerce okurun ziyaret ettiği fuarda her gün, değişik konularda otuz altı söyleşi gerçekleştirildi.
Her gün, kırktan fazla yazar gerek yayınevi stantlarında, gerek imza salonlarında okuyucusuyla buluşup, imzalı kitaplarını onlarla buluşturdular.
Yaşlısı, genci, çocuğu; kadını, erkeği yüz binlerce insan dokuz gün boyunca yaşamını zenginleştiren bu güzelliği doyasıya yaşadılar.
Fuarın ikinci günü “Kurgu” üzerine yaptığım söyleşide ve sonrası Mühür Yayınevi Standında kitap imza etkinliğinde dostlarımla, okurlarımla buluşarak bu harika atmosferi soluma fırsatı yakaladım. TRT Radyo 1 de sevgili Seda ve Alper ile dinleyicilere ulaşma olanağı buldum.
Birincisinin üzerine koyarak ikincisini hayata geçiren CNR Fuarcılığa ve emeği geçen tüm kişi ve kuruluşlara ne kadar teşekkür edilse azdır…
Tüm bunlardan sonra ikincisinin daha da üzerine koyarak gerçekleşecek olan 3. CNR Mersin Kitap Fuarı’nın heyecanını daha şimdiden duymaya başlamak şaşırtıcı olmasa gerek…
Dr. Nedim İnce
Altınoluk / 06. 12. 2016