Seneler önce “Spor Psikolojisi” yüksek lisansı yapacağım tuttu. Azgın nehirlerden geçip sarp dağları aştıktan sonra yüksek lisans başlama hakkını elde ettim. İki senelik eğitimin birincisinde dersleri alacaktım. İkincisinde de tezi hazırlayacaktım.

Derslerden biri İstatistik idi. Eğitim fakültesinde dekan yardımcısı Yardımcı Doçent Adnan Erkuş dersin hocasıydı.

Bize gösterilen sınıfa geçip onu beklemeye başladık. Koridorda çığrılan bir türkü duyduk. Ses bize doğru geliyordu ve az sonra karşımızdaydı: sevgili İstatistik hocamız Yrd. Doç. Adnan Erkuş.

Bir yandan dersi öğrenmeye, verilen ödevleri yerine getirmeye gayret ederken diğer yandan da iri yarı gövdesinde sadece insan için çarpan yüreği olduğunu kısa sürede farkına vardığım bu sıra dışı insanı tanımaya çalışıyordum. Ve bu sayede İstatistik dersi benin için daha keyifli oluyordu.

Önce öğretmenim olan Adnan Erkuş, zamanla en yakın dostlarımın arasına katıldı ve yüksek lisansın bana en değerli hediyesi oldu.

Balkan Savaş’ının yıkımından nasibini alan Erkuş ailesi, Balkanlardaki yurdundan göç ederek kendilerine yeni yurt belledikleri İnegöl’e yerleşmişler. Birçok küçük icada imza atan mucid marangoz baba Erkuş’un yetenek ve becerisinden mi olsa gerek beş kardeşten dördüncüsü olan Adnan Erkuş, daha çocukluğunda ele avuca sığmayan yapısıyla kendini her alanda göstermeye başlamış.

Ortaokul ve lisede yazdığı yazılarla okulun duvar gazetesinin değişmez yazarı olurken, demokratik kitle örgütlerinde de halkla en rahat iletişim kuran özelliğini sergilemekten geri kalmıyormuş.

Hacettepe Üniversitesi Psikoloji bölümünden mezuniyet ardından evlilik, Ekin’in dünyaya merhaba demesi, bir yandan çalışıp bir yandan da tamamlanan Psikolojide ölçme değerlendirme bölümünde yüksek lisans ve doktora…

Gerek öğrencisi olarak yaşadıklarımdan gerekse gözlemlediklerinden, son derece becerikli ve aynı oranda demokrat bir öğretmen olduğunu söylemem abartı olmaz.

Öğrenci yetiştirmek, makale yazmak, ölçekler geliştirmek, kitapları ardı ardına sıralamak; kısaca işini iyi yapmak ona yetmiyordu. Mersin Üniversitesi ile kentin ilişkisini arttırmak, ürettikleri bilgiyi halkla paylaşmak için “Halka Açık Dersler” adı altında hayata geçirilen projenin mimarı ve uygulayıcısı oldu.

Eğitim Fakültesi’nde Ölçme ve Değerlendirme Bölümünün kurulmasına öncülük ederek doktora verilmesinin önünün açılmasına katkı sundu.

Ulusal Ölçme ve Değerlendirme Kongresinin Mersin’de düzenlenmesini sağlayan ekibin başında yine Adnan Erkuş vardı.

Yrd. Doç. Olarak başladığı öğretim üyeliğinde profesörlüğe kadar yükseldi. Bu alçak gönüllüğünden bir şey eksilmesine yol açmadı. Aksine fakültede, üniversitede, kentte verilen demokratik mücadeleler içinde daha aktif rol aldı. Toplum yararına yapılan ve yardım istenen her etkinlikte onu görmek mümkün oldu.

Prof. Dr. Adnan Erkuş, Mersin Üniversitesi Eğitim Fakiltesi’ndeki görevinden emekli olup Mersin’den ayrıldığında, on seneyi aşan bir sürede kentin birçok dokusunda attığı birkaç ilmeği geride bırakmanın huzurunu yaşıyordu.

Sevgili dostum Adnan Erkuş, şimdi Milas Güllük’te yeni kitapları ve anlatırken heyecandan yerinde duramadığı projeleri hayata geçirmek için sabırsızlanıyor.

Ben de yeni ürünlerini görmek, okumak, seyretmek için…

Dr. Nedim İnce
Mersin / 21. 04. 2014