Bu hafta tembellik edip sıramı bir fıkra ile geçiştireceğim.
Bavulların tekerleksiz, havaalanlarının x-ray’siz olduğu yıllarda…
Bir gün bir adam bavulunu zorlukla sürükleyerek gümrük memurunun önüne gelir.
Memur işkillenmiştir bavuldan.
“-Bu bavulda ne var?” diye sorar adama.
“-Kuş yemi” diye yanıtlar adam.
“-Aç bakalım” der memur.
Ve açar adam…
Bavul saat ile doludur.
“- Bunların neresi kuş yemi, bunlar saat” diye haykırır memur.
“- Hayır efendim kuş yemi, ben kuşların önüne koyarım: yerlerse”
Diye pişkinliğe vurur adam.
Ve “fıkra bitti” der Nedim…
Dr. Nedim İnce
Mersin / 17. 02 2014
Son yorumlar