Kıbrıs’ta, 1938 yılında Kıbrıslı Rum halk ozanı Haralambos M. Azinas’ın “Kemal Atatürk’ün Yaşamı ve Ölümü” isimli destanı basılır. 154 dize ve Rumca olarak yazılan şiir Türk alfabesine uygun olarak yazılmıştır.
Söz Ozanda:
Kemal Atatürk’ün Yaşamı ve Ölümü
Acılı ünlememi yineleyerek
Toplamak istiyorum büyüklü küçüklü herkesi
Siz hazır bulunanlar; Kulak verin sözlerime
Kemal Atatürk’ün hayatını anlatacağım.
Ölüm bulutlarının ırkını örttüğü
Avrupa’yı bir baştan bir başa yasa boğduğu
Bu olaydan ürpermedik tek yürek bırakmayacağım.
Acı haberi o günlerde radyolar; her yana yaymaya başlarlar
Bir ozan olarak ben de bunu yazacağım
Köy demeden kent demeden destanımı okuyacağım
Özgeçmişini, doğumunu anlatacağım ilkin
Sonra kahramanlıklarına gelir sıra
Üçüncüde başarıları var; ölümü dördüncü, cenaze töreni beşinci olsun
Derler ki Selanik doğumlu imiş ve tarih adını ölümsüz koymuş
Gören hayran kalırdı ona; ulusuna övünç, vatanı için yarar idi.
Türk soyundan uyanık, canlı.
Nice yüksek okuldan geçmiş, iyi öğrenimli
1880 yılında doğmuştu; tanınmış bir ana babanın oğlu değildi ama
Ünlü kişi olmuştu; henüz sıradan bir er iken
Kısa sürede kanıtlar kendini
Bir görev tutkunu, bir yurtsever olup çıkar
Ve gizli bir örgüt oluşturur; amacı yükselip komutan olmaktı
Ve yönetimi alaşağı ederek; başa geçmek
Ve misyonunu tez elden başlamaktı
Ne ki daha önce ; duydum ve öğrendim ki
Devrin padişahı Sultan Hamid; kuşkulanıp da
Şam’a sürer onu 1915 yılında
Zaman akar, şimdi Bulgaristan’ın; Türk elçiliğinde bir üye görürüz onu
Dahası var; 917’de; dirençle ve yürekten savaşır Çanakkale’de.
Arkasından çetecilik dönemi gelir ve büyür gün günden yandaşları.
Yararlık ve başarılarını gördükçe halk.
Ona yürekten bağlanır.
En yüce güç kendisi olunca da; açar Sultan’a isyan bayrağını
Sultan bu durur mu? Onu sürgüne yollar anında
Akrabalarını da yanı sıra; çeke çeke ve zorla
Yaklaşık 3 ay gibi kısa bir sürede
Sultan egemenliğini kaldırır her yerde
Avrupa’yı örnek alıp kendi bildiğince
Sert ve saygın yasalar koydu ülkesine
Bu büyük adamın, Türkiye önderinin
Nefret ve kötülüğü kaldırmak oldu ilk işi
Diyelim açmazlık içinde olduğu Yunanla
Ki hiç nedensiz düşman idiler; oturup anlaştılar
Ve köklü bir dostluğun temelini attılar
Arkasından bu dostluk halkası büyür
Ve tüm Balkanları içerir; bitsin artık nefret ve savaş
Ülke kalkınması önde gelir
Demiştik Atatürk istenç ve özveriyle
Kolları sıvar, ülkesini yüceltmeye koyulur
Yazı kaldırılır ilk adımda; yerine Latin abecesi uygulanır
Arkadan çok eşliliğe son verilip
Eski tutkunluklar bir yana bırakılır
Ve de ortalık temizlenip buz gibi olur sonunda
Bütün bunları bitirince; dedi; kadın-erkek şapka giyecek bu ülkede
Özgürlük tanıdı Türk kadınına
Yargıç, doktor ve öğretmen; memur ve avukat olsunlar
Orduya girsinler, pilot olsunlar istedi.
Gereğince ve gücünce çalışıp; düşlerini gerçek kıldı.
Çağdaş programlardı uygulanan
Bundan yepyeni bir kuşak yaratıldı.
Vatan yüceldi yüceldi; Kemal adı ona ün kazandırdı.
Buna hayran olan Türkler değildi özelde
Tüm ülkelerde vardı bu tutkunluk genelde.
Derken bu yıl az rahatsızlanır ve üç gün hasta yatağında kalır
Alman doktorlar gelip ona bakarlar
Başkaca bilgiçler de ellerinden geleni yaparlar
Sağlığa kavuşması için tümden yakarır Yunan halkı
Eller Tanrıya açılır, mumlar yakılır…
Ne ki iyileşme belirtilerinin ardından
Ölüm gelir, dünyayı acılara gömer
Acı haber yayılır yayılmaz; Türkiye bir baştan bir başa alt üst olur
Ve ardından bütün dünyayı yıldırım gibi
Bir matemdir kaplar; cenaze töreni için
21 Kasım saat 11 saptandı
Bu 10 günlük süreyle; naşını ziyarete fırsat vermek istendi
Dolmabahçe Sarayı ışıklar içinde
Binlerce halk dışarıda toplanmış beklemekte
Halkın saraya girişi yasak edildi; çünkü ağlamaktan çoğu baygınlık geçirdi
Yanında kız kardeşi ağlayıp döğünmekte
Adını her saniye dilinden düşürmemekte
Özellikle iyi öğrenim görmüş
Pilot okulunu bitirmiş kızı; ne ekmek ne su ne de uyku hatırlamadan
Ağlayıp gözyaşı döker olmuştur; hem and içti ‘babasız yaşamam.’ diye
Milyonla insan dışarıda beklemekte
Ölmüş de olsa onu görmek istemekte
Derler ki kortej hareket edince; onu görmek için millet birbirini çiğnemiş
Ölenler 10 kişi, arada bayılanlar da başka
Konuşma yaptı tam 31 aytaç; çelenkler konuldu, gözyaşı döküldü
Tamamı tamamına beş yüz bin lira onayladılar
Bu ödeneği cenazesine ayırdılar
Temsilciler geldi tüm ülkelerden; Balkandan, uzaklardan ve Avrupa’dan
Törende saygı duruşunda bulundular
Bando eşliğinde; kortej Ankara Kalesi karşısına gelince
Konuşacak diye bir kişi; dört yol ortasında durdular
Söylenenlerden gözyaşı döktü taşlar bile
Uyan ulu önder, Türk’ün atası uyan!
Halkın övüncü, ulusun baş tacı uyan!
Uyan ve çevreni gözet; yarattığın yeni kuşağı göresin
Sevdiklerini, konuşmak istediklerini
Ve seni izleyen dostun Metaxas’ı göresin;
Bak nasıl yaş dökerek yanında durmaktalar.
Atanın ailesi tabutun yanında; önde, arkada, sağda solda askerler
Büyük bir kortej ve görkemli bir törenle
Onu götürüyorlar
Sen ölmedin Kemal, ölümsüzsün; yaşıyorsun ve herkes hayrandır sana
Dost yüreklerdedir senin yerin.
Sen unutulmazsın; adın unutulmazdır
Dilerim ismet İnönü seni unutturmasın; çizdiğin yolu o da izlesin
En büyük avuntu bu olur senin için yaş dökenlere
Sizler burada hazır bulunanlar; rahmete ve anmaya vesiledir diye
Alınız destanımdan bir tane
Bana düşen bir görevdi bu; yerine getirdim işte
Şimdi duasını versem gerek
Sözü noktalarım; Ruhu şad olsun.’ diyerek”
Haralambos M. Azinas
Son yorumlar