Kanser hastalıkları kalp ve damar hastalıklarının ölümdeki birinci sırasına göz dikmiş durumda olup arayı hızla kapatmaktadır.

Kentleşmenin artmasının yarattığı yaşam tarzı hareketsizliği davet ederken, beslenmedeki kimyasalların çoğalan ağırlığı kanserlerin artışında rol oynamaktadır. Tabii ki kirletilen hem de büyük bir hızla buna devam edilen çevrenin etkisini de unutmamak gerekir.

Tıp bir yandan hala büyük oranda ölümcül olan kanser hastalığı ile hem oluşmasını engelleme hem de oluştuktan sonra tedavi etme konusunda büyük mücadele vermektedir.

Tedavi konusunda büyük mesafeler alınırken engelleme de yeterli başarı sağlanamadı; tıp dışı etkenlerin çokluğundan…

Tıp, engellemedeki bu başarısızlığını, tedavideki başarıyı arttırarak azaltma amacıyla, kanserde erken tanıya yönelik çeşitli yöntemler geliştirmektedir.

Mide ve kolon kanserlerinde erken tanı aracı gastroskopi ve kolonoskopidir; yani ışıklı bir kamera ile mide ve kolonun gözlenmesidir.

50 yaşını geçen insanlara 5 yılda bir gastroskopi, 10 yılda bir de kolonoskopi yapılması erken tanı için önerilmektedir. Bu kansere yol açabilecek lezyonların erken yakalanarak kanserleşmeden tedavisini sağladığı gibi, şayet kanser varsa onu da erken yakalayıp tamamen yok edilmesini olanaklı hale getirmektedir.

50’li yaşların ikinci yarısına yelken açmış biri olarak ben de bu önerilere duyarsız kalmadım. Toros Devlet Hastanesi’nin başarılı Gastroenteroloji Uzmanı sevgili Dr. İlker Şen’e başvurdum. Bu işlemleri genel anestezi altında yapacağını söyledi.

Maraton başlamıştı; kan tetkikleri için kanı laboratuar teknisyeni sevgili Ali aldı. EKG’yi sevgili Aynur hemşire, akciğer filmimi radyoloji teknisyenleri sevgili Günay ve Ayten çekti.

Anestezi polikliniğinde tüm sevecenliği ve güler yüzlülüğü ile beni karşılayan sevgili Dr. Gümrah Ulusoy tetkik sonuçlarına bakarak genel anestezi verebileceklerini söyledi.

Bitti mi? Hayır…

Gerekli hazırlıklardan sonra yatış işlemlerim endoskopi sekreteri sevgili Üreyde tarafından gerçekleştirildi. Gastroenteroloji endoskobi odası hemşireleri sevgili Fatma ve Gülcan son hazırlıkları gerçekleştirdiler ve endoskobi bölümü sorumlu hemşiresi sevgili Meral sürecin sağlıklı işlemesi için elinden geleni yaptı.

Kapıdan güven veren tavırları ve gülen yüzleri ile sevgili Dr. Hanife Kara, Dr. Kadire Temiz yanlarında teknisyenleri sevgili İlker Ceylan ile gözüktüler.

Uyuttular mışıl mışıl ve yatağımda uyandım. İlk olarak başucumda sevgili eşim Hülya’nın rahatlamış yüzünü gördüm. Ardından işlemleri başarıyla gerçekleştiren Dr. İlker Şen gözüktü ve her şeyin yolunda olduğu müjdesini verdi.

Birkaç saatlik bir dinlenmeden sonra evin yolunu tuttum.

Bu maratonda yer alan tüm sağlık emekçilerine ne kadar teşekkür etsem azdır. İstedim ki minnetimi sizinle de paylaşayım.

Ve yine istedim ki basit bir tıbbi girişim de bile ne kadar çok sağlık çalışanının kaliteli ve koordineli emeğinin olduğuna dikkatinizi çekeyim…

Dr. Nedim İnce
Mersin / 03. 12. 2013