Bu hafta da bir başka açık mektubu alacağım köşeme, Sevgili Ali Uysal Öğretmenimin kendi facebook sayfasında sevdikleriyle paylaştığı…
“SEVGİLİ DOSTUM NEDİM İNCE
Mersinimiz Nedim İnce’yi yoğun övgülerle, tatlı anılarla Gönen’ene yolcu etti.Çok kişi konuştu. Konuşmalar birbirinden güzel, birbirinden anlamlıydı.
Ne var ki konuşamayanlar, duygu ve düşüncelerini anlatama olanağı bulamayanlar konuşabilenlerden çok daha fazlaydı. Onlardan biri de benim. Ben de duygularımı facebookta anlatacağım:
Nedim İnce’yi her görüşümde ya da düşünüşümde içimde şöyle bir kurgu canlanır: Ülkemizde ve de dünyamızda başarılı doktor oldukça çok. Hastalarıyla dostluklar kuran, onların her derdiyle ilgilenen, onları yalnız bir hasta gibi değil, bir arkadaş, bir dost gibi gören hekimler yeryüzünde salkım saçak.
Dinsel ilkelerde canlandırılan bir melek kavramı var. Kimi insanlara baktığımızda onlardan birinin dünyamıza konuk olduğu sanısına kapılırız. Tüm insanları dostça kucaklayan, onların dertlerini kendi derdi, sevinçlerini kendi sevinci sanan insanüstü varlıklar hiç eksik olmaz gezeğenimizde.
Kendini yetiştirmiş, eğitim yoluyla, kişisel çabalarıyla gerçeklere ulaşmış. Yaşama aklın ve bilimin penceresinden bakarak içindeki tüm tortuları dışarı atmış,aydın,çağdaş bir kişi olmayı başarmış ne çok insan var dünyamızda.
Böyle bir kişiliğe ulaşmakla yetinmeyip içindeki çıngıları çevresine saçmayı bir uğraşı, bir yaşam biçimi olarak benimseyen, seçkin aydınların sayısı da azımsanmayacak boyutlarda.
Ölümün elinden bir şeyleri kurtarmak, bugünün değerlerini yarının gençlerine ulaştırmak için yoğun çaba harcayan, kitaplar yazan, sunumlar yapan ne çok değerli kişiler var ülkemizde ve dünyamızda.
Bu saydıklarımın her biri paha biçilemeyen erdemlerdir. Her biri kişiyi saygınlığa yükseltebilecek boyuttadır. Kişilerin böylesi erdemlere sahip olması da çok doğaldır. Doğal olmayan sıraladığımız bu erdemlerin tümünün tek bir kişide toplanmış olmasıdır. İşte Nedim İnce o kişidir. Nedim İnce aydınlığa giden her yolda yürümüştür. Yürüdüğü yollara saçtığı kıvılcımları Mersin gözleyecek, gerektiğinde yararlanacaktır.
Yıllar geçse, yer yarılsa, gök çatlasa onu hiç unutmayacağım.
Sevgili dostum, yeni yaşamında, yeni çevrende de başarılarının süreceğinden hiç kuşkum yok. Bu nedenle başarılar dilemeyeceğim. Güle güle git sevgili dostum…”
Güle güle gideceğiz Sevgili Ali Öğretmenim, sizi unutmamız mümkün değil; zira yolumuzu aydınlatan ışığınızı başka diyarlara taşıyacağız başka insanlar için…