preload preload preload preload

BM Uyardı: Kimyasallar Öldürüyor


11th Eylül 2012 Köşe Yazıları 0 Comments

Yazının başlığını okuyunca hemen aklınıza son zamanlarda beynimize var olduğu kazınmaya çalışılan Suriye’nin kimyasal silahları gelmiş olabilir.
Cumhuriyet Gazetesi’ndeki aynı başlığı taşıyan haberi okuyalım bakalım gerçek neymiş:
“BM’nin bir raporunda, Saharaaltı Afrika ülkelerinde 2005-2020 yıllarında tarım ilacıyla bağlantılı hastalıkların muhtemel maliyetinin 90 milyar dolara ulaşabileceği uyarısında bulunuldu. Dünyada endüstride ve tarımda kullanılan kimyasallara bağlı zehirlenmeler ölüm nedenleri arasında ilk 5 sırada yer alıyor. Bu da yılda 1 milyondan fazla kişinin ölümü anlamına geliyor.”
Ülkemizde son yıllarda sanayi üretiminin en hızlı arttığı yerlerden biri Trakya bölgesi; zaman zaman haberlerde derelerin halini görüyoruz; rengârenk zehirli sanayi artıkları ile dolu olarak. Bu atıklar denize karışıp deniz ürünleri ile toprağa karışıp tarımsal gıda vasıtasıyla bize kadar ulaşmaktadır.
Bacalardan çıkan ve biri kısmı da renksiz olduğu için gözle de göremediğimiz zehirli gazlar rüzgârla ciğerlerimize kadar ulaşmakta, yağmurla toprağa inip yine bizi gıda aracılığı ile bulmaktadır.
Son yıllarda “hormonlu” lafını çok eder olduk bazı tarımsal ürünler için; aslında kimyasallı demek çok daha doğru olacak. Çok uluslu şirketler dünya tarımını büyük ölçüde yönlendirip kontrol ederek sattığı tohumları bir paket olarak gübre ve kimyasallarla birlikte pazarlamakta bir yandan tohumdan kar edip üretimi istediği gibi yönlendirirken gübre ve kimyasallardan kazandıkları da işin bonusu olmaktadır.
Sermaye sanayide ve endüstriyel tarımda karına kar katarken BM sadece kimyasalların insana bedelini açıklamaktadır: Yılda 1 milyondan fazla insanın zehirlenerek ölmesi…
Ki bu ölümler akut zehirlenmelerle ilgili; kronik zehirlenmelerin oluşturduğu hastalıklardan ölenlerin sayısını tam olarak bilemesek de akut olandan çok daha fazla olduğunu rahatlıkla ileri sürebiliriz.
Sanayi ve tarım üretimini, insanları, doğayı zehirlemeden yapmak mümkün ama o zaman da karın önemli bir kısmında vazgeçmek gerekiyor ki bu sermaye için olası değil. Kapitalist sistemde örgütlü toplumun baskısı ve kontrol gücü, kapitalin sınırsız kar arzusunu bir nebze gemleyebilir.
Hiçbir engelle karşılaşmadığında neler yapabildiğini okuyoruz yukarıdaki haberlerde: Kar maksimizasyonunun doruklarında olduğu sahraaltı ülkelerde kimyasallardan zehirlenme ve ölüm de maksimumda…
Dr. Nedim İnce
07. 09. 2012 / İstanbul

  • Yorum Yaz

    * Required
    ** Email