preload preload preload preload

2019 Yılına Merhaba


2nd Ocak 2019 Köşe Yazıları 0 Comments

Milattan bu yana Dünya, Güneş’in etrafında 2018 kez döndü ve 2019. turuna başlayacak.

İnsanlar yaşamları süresince yaşadıkları sıkıntılardan uzaklaşmak için bazı günleri son, devamındaki günü de yeni bir sürecin başı olarak kabul etme becerisini kazanmışlardır.

 

Miladi takvim her yıl kazanılan bu becerinin kullanılmasına olanak vermektedir: 31 Aralık yaşanan tüm sıkıntıların son günü olmakta ve 1 Ocak yepyeni bir yaşantının ilk günü olma özelliğini taşımaktadır.

 

Geçmiş sıkıntılara sünger çekmenin sevincine gelecek güzel günler beklentisi eklenince dünyanın birçok yerinde milyarca insan 31 Aralık’ı 1 Ocak’a bağlayan geceyi bayram coşkusu ile kutlamakta; bir birlerine hediyeler alıp, iyi dileklerini paylaşmakta; yiyip içerek yeni yıla neşe içinde hoş geldin demektedirler.

 

Her yılbaşı umutların tazelendiği, kötü günlerin geride kaldığı, gelecek günlerin güzel olacağı inancının gündeme geldiği günler olmaktadır.

 

2019 yılı da yoksulluğun sona ereceği, işsizlik ve açlığın ortadan kalkacağı, barışın egemen olduğu özgürlükler yılı olarak arzulanmaktadır.

 

Bu dileklerin ne kadarı yaşama geçebilecektir?!

Sekiz milyara yaklaşan dünya nüfusunda;

Her gün bir milyar kişi aç yatıyor ve yüz binlerce insan açlıktan ölüyorsa,

Ve para ile satılamadığı için milyonlarca ton gıda depolarda çürüyorsa,

Yoksulluk sınırında yaşayanlar 3 milyar civarındaysa,

İki milyar insan temiz içme suyuna ulaşamıyorsa,

Milyonlarca çocuk ve yetişkin önlenebilir hastalıklardan yaşamlarını kaybediyorsa,

Her yıl savaşlar nedeniyle milyonlarca ölüm oluyor, trilyonlarca lira bu ölümleri arttırmaya harcanıyorsa,

Dünyada yaşayanların yarısından fazlası okuma yazma bilmiyor, okul yüzü görmüyorsa,

En zengin 100 kişinin serveti en yoksul bir milyar kişinin servetinden fazlaysa,

Her yıl daha fazla trilyon dolar silah için harcanıyorsa,

Kar amaçlı tüketim körüklenirken dünya bir bütün olarak tüketiliyorsa,

Bir tüketim aracına dönmüş insanlar; tüketirken insanlıklarını unutuyor, acımasız bir yıkıcı rekabet içinde sadece kendi çıkarlarını düşünüp kendi sonlarını hazırlıyorsa,

İşsizlik felaketi kürsel ısınmanın yarattığı felaketleri unutturuyorsa,

Yer küre paranın doymak bilmez iştahı karşısında havası, suyu, toprağı ile gün geçtikçe kirleniyor ve canlı türleri tek tek yok oluyorsa,

Ve can sıkıcı daha birçok şeyi sırlamak mümkünse,

 

2019 yılı için iyimser olmak zorlaşıyor.

 

İnsanları bireycileştiren, kendine ve bir parçası olduğu doğaya yabancılaştıran, yıkıcı ve bencil yaratıklara dönüştüren;  kar üzerine kurulan mevcut ekonomik sistem gün be gün sürdürülebilir olmaktan çıkmaktadır.

 

Yine de insanların bir parçası olan dayanışma, yardımlaşma ve başkaları için fedakârlık yapma özellikleri, daha yaşanası ve sürdürülebilir çözümler üretme potansiyeline zemin oluşturmaktadır.

 

Ve her durumda geleceğe dair güzel umutlarımızı besleyen ve de bizleri ayakta tutan da bu zemindir.

 

Merhaba dediğimiz 2019 yılında güzele, iyiye dair tüm umutlarımızın ve dileklerimizin zaman içinde gerçekleştirebileceğimize dair inancımla yeni yılınızı kutluyorum.

 

Dr. Nedim İnce

  1. 12..2018 / Altınoluk
  • Yorum Yaz

    * Required
    ** Email