Kendi varlık nedeni yitirmiş Osmanlı İmparatorluğu, emperyalizm tarafından lime lime parçalanıp yok edildiğinde Mustafa Kemal’den başka kimse bunun çağdaş, laik bir Cumhuriyet’e ebelik edeceğini bilmiyordu.
Önce düşman kovuldu ülkeden, yerli işbirlikçilerinin işgalin devam etmesi çabasına rağmen, ardından Osmanlı’nın küllerinden Türkiye Cumhuriyeti doğdu; aydınlanmacılığın ışığı bilimi kendine rehber etmiş, çağdaş, laik…
Toplum yaşları insan yaşına göre çok daha uzun zaman periyotlarını içerir. Bu nedenle 91. yılını kutladığımız Genç Cumhuriyetimizin yaşadığı büyüme sancılarının, olgunlaşmaya doğru yol almasını sağlayacağı kuşkusuzdur.
Burada sözü Can Babaya bırakıyorum.

YAŞASIN CUMHURİYET
Gölköy adında bir yer varmış gelibolu’da
Televizyonda gösterdiler geçen gün.
Gelenek edinmiş köy halkı,
“Ben kendimi bildim bileli bu böyledir”
Diyor muhtar:
29 ekim’de toptan sünnet ederlermiş çocuklarını…
Derken ekranda entarili bir çocuk belirdi
Kirvesi tutmuş kolundan
Yatırdılar bir kamp yatağına,
Ardından sünnetçi olacak zat boy gösterdi
Elinde bıçağıyla,
Çocuk kaldırdı başını, bağırdı:
“Yaşasın Cumhuriyet” diye
Bunun üzerine de ekran karardı

Korkarım bu, sade gölköylülerin değil, umumuzun
Sade küçüklerimizin değil, büyüklerimizin de
Düştüğü bir tarihsel yanılgı
Çünkü sünnet değil, farzdır Cumhuriyet

Can Yücel

Cumhuriyet Bayramımız kutlu olsun!..

Dr. Nedim İnce
Mersin / 28. 10. 2014